.png)
Plasebo.tr
OBSESİF KOMPULSİF BOZUKLUK (OKB)
Endişe duymak, evhamlanmak veya takıntılı davranışlar sergilemek pek çok insanın yaptığı davranışlardır. Fakat bazı insanlar bu davranışlarını kontrol edememekte, onlarla başa çıkamamaktadır. Bu insanların günlük hayatlarının zarar görmesine neden olan şey Obsesif Kompülsif Bozukluk adı verilen Türkçe karşılığı Saplantılı Zorlantılı Bozukluk olan bir ruhsal hastalıktır.

Obsesif kompulsif bozukluk, obsesyonlar ve/veya kompulsiyonlarla karakterize bir rahatsızlıktır.
-
Obsesyon: Obsesyon veya saplantı kendiliğinden gerçekleşen, yineleyici, sıkıntı yaratan düşünce veya dürtülerdir. Obsesyonun farklı türleri vardır, bunlar:
-
Saldırganlık Obsesyonları: Sıklıkla başkalarına veya kendine yönelik öldürme, yaralama, çeşitli şekillerde zarar verme düşünceleri biçiminde ortaya çıkmaktadır.
-
Bulaşma Obsesyonları: Bir kişinin vücudu ve kıyafetleri üzerindeki kir, bakteri, toz ve diğer faktörler; kimyasallar, deterjanlar, zehirler, idrar, dışkı ve diğer vücut salgılarına dair yoğun saplantılı düşünceleridir.
-
Kuşku Obsesyonları: En yaygın görülen obsesyondur. Bir eylemin yapıldığından emin olmama durumu vardır. Ütüyü prizden çekip çekmediğinden, kapıyı kilitleyip kilitlemediğinden, ocağı kapattığından emin olamazlar. Ardından kontrol etme kompilasyonları gerekir.
-
Cinsel Obsesyonlar: Kişinin utanç duyduğu, dışa vuramadığı cinsel düşüncelere sahip olmasıdır. Bu düşünceler kişiye zevk vermez aksine bu cinsel fantezilerin gerçekleşmesi onun korkusudur. Örneğin, kişinin ebeveynleriyle cinsel ilişkiye girdiğine dair imgeleri
-
Simetri ve Düzen Obsesyonları: Karakteristik özelliği, nesnelerin ve olayların belirli bir düzen ve konumda olması veya nesnelerin tamamen simetrik olmasıdır.
-
Dinsel Obsesyonlar: Genellikle dindar bir insanda günah sayılan düşüncelerin akla gelmesi şeklindedir. Kişi kendini günahkâr olarak görür ve bu durumdan yoğun bir şekilde rahatsızlık duyar.
-
Somatik Obsesyonlar: Kişi sürekli bir hastalığa yakalanma korkusu içindedir ve korunmak için çeşitli önlemlere başvurmaktadır.

2. Kompulsiyon (Zorlantı): Genelde bir obsesyonu engellemeyi amaçlayarak yapılan belli kurallara göre yapılan eylemlerdir. Obsesyonlardan kurtulmak için yapılırlar; tekdüze ve yenileyici olabilirler. Ancak yapılan etkinlik önlemek istenen şeyle gerçekçi bir biçimde ilişkili değildir ya da aşırıdır. Kompulsiyonlar; sadece fiziksel olarak yapılan davranışlar değildirler, zihinsel olarak da gerçekleştirilebilirler. Örneğin, anksiyeteyi azaltmayı amaçlayan yineleyici tarzda dua etme, otomobil plakalarını ve evlerin yerini sayma, bazı kelimeleri belli sayılarda yineleme gibi düşünsel süreçler. Kompulsiyonun farklı türleri vardır, bunlar:
-
Temizlik Kompulsiyonları: Sürekli olarak kendini, evini, eşyalarını veya başkalarını ve onlara ait eşyaları temizleme davranışıdır. Kişinin amacı kirliliğe dair obsesyonlarından kurulmaktır.
-
Kontrol Etme Kompulsiyonları: Sıklıkla güvenliği sağlamakla ilişkili olarak ortaya çıkar. Kişi, Kapının kapalı olup olmadığını, ütünün prizde unutup unutmadığını, ocağın kapalı olup olmadığını veya bir yerde bir eşyasını unutup unutmadığını defalarca kontrol edebilir.
-
Düzenleme Kompulsiyonları: Bir denge ve simetri sağlamak üzere eşyaları belli bir düzen içinde tutmaya çalışma tarzındaki kompulsiyonlardır. Sıklıkla genel bir rahatsızlık duygusunu hafifletmek üzere yapılır.
-
Tekrarlama Kompulsiyonları: Belirli davranışları belirli bir şekilde ve sayıda tekrarlayarak yapmaktır. Kişi bu durumda, ritüel davranışın doğru şekilde tamamlanıp tamamlanmadığından emin oluncaya kadar davranışı tekrarlayabilir.
-
Sayma Kompulsiyonları: Yolda gördüğü arabaları, kaldırım taşlarını veya apartman katlarını saymak gibi davranışlar olarak ortaya çıkar. Zihinsel kompulsiyonlardır.
-
Dokunma Kompulsiyonları: Kişi kendini belli nesnelere veya yüzeylere dokunmak zorunda hisseder. Örneğin; sürekli olarak tüylü yüzeye dokunma davranışı.
-
Biriktirme Kompulsiyonları: Kişinin bir şeyi ihtiyacı olmadığı halde alması veya işine yaramayan eşyaları atmayıp biriktirmesi tarzındadır.
OKB belirtileri nelerdir?
Obsesyon ve kompulsiyonlar toplum-dan topluma, kültürden kültüre değişiklik gösterebilir. Diğer yandan psikolojik rahatsızlıkların tanısı için en sık başvurulan kaynaklardan biri olan Mental Bozuklukların Tanısal ve Sayımsal El Kitabı 5’e göre (DSM- 5) OKB belirtileri özetle şunlardır:
Obsesyonlar;
- Tekrarlayıcı, girici, ısrarcı, istenmeyen düşünce, dürtü ve imgelerdir.
- Kişi, bu düşünce, dürtü ve imgeleri görmezden gelmeye, bastırmaya veya etkisizleştirmeye çalışır.
Kompulsiyonlar;
- Kişinin sıkıntısını azaltmak veya korkulan bir olayın yaşanmasını engellemek için yapmak zorunda hissettiği tekrarlayıcı davranışlar veya düşünsel eylemlerdir.
- Kişi, tekrarlayıcı davranış veya düşünsel eylemleri obsesyonlara tepki olarak belirli ve katı kurallar doğrultusunda yapmak zorunda hisseder.
Obsesyon ve kompulsiyonlar zaman alır (örneğin, her gün en az birer saat) veya klinik olarak önemli ölçüde rahatsızlık uyandırır veya işlev kaybına yol açar.

Obsesif Kompulsif Bozukluğun Etiyolojisi (Nedenleri):
OKB’ye sebep olabilecek bazı nedenler şunlardır:
-
Genetik: OKB’de orta düzey bir genetik etkiden söz edilebilir, kalıtım etkisinin %30 ile %50 arasında değiştiği bilinmektedir.
-
Nöropatoloji: OKB ve norolojik bozukluklar arasındaki ilişki uzun zamandır dikkat çekmektedir. Epileptik nöbet, kafa travması, beyin enfarktı, beyin tümorleri, herpes simplex ensefaliti, gelişimsel bozukluklar, diabetes insipidus, multiplskleroz ve akut intermitant porfiride OKB semptomlarının ortaya çıktığı bildirilmiştir.
-
Nörotransmitterler: Birçok araştırma OKB oluşumunda serotonin, kolinin ve dopaminin sistemlerinde OKB oluşumunda rol oynadığını belirtmişlerdir.
-
Travmalar: Erken çocukluk dönemi travmaları, OKB gelişiminde önemli rol oynar. Diğer yandan yetişkinlik çağında yaşanan travmalar da OKB’ye neden olabilmektedir.
-
Kişilik özellikleri: Kişilik yapısı olarak titiz, kuralcı, ayrıntıcı, mükemmeliyetçi özelliklere sahip olan kişiler OKB’ye yatkın kişiler olarak değerlendirilmektedir. Bu kişilik özellikleri genetik veya bireyin yetiştirilme tarzından kaynaklanabilir.
OKB’nin görülme sıklığı;
OKB’nin yeterince bilinmediği zamanlarda bu rahatsızlığın yaygın olmadığı düşünülmekteydi. Fakat, güncel çalışma bulgularında OKB en sık görülen dördüncü ruhsal hastalık olarak bulunmuştur. Büyük toplum kesimlerinde yapılan araştırmalarda OKB’nin her 100 kişiden 2-3’ünde görüldüğü saptanmıştır.
Genellikle ergenlik döneminde ve 20-30’lu yaşlarda başlamasına karşın, okul öncesi çağdaki çocuklar dahil herhangi bir yaşta görülebilir. Erkeklerde daha erken yaşlarda başlamasına karşın genel olarak kadınlarda daha sık görülmektedir.
OKB’nin tedavisi
OKB’nin etyolojisinde ön planda biyolojik faktörlerin önemi açıklıkla bilinmekle birlikte tedavide farmakolojik tedavi kadar ve davranışsal yöntemler de başarıyla kullanılmaktadır.
Bu tedavi seçeneklerinin hangisine öncelik tanınacağı, kombine mi kullanılacağı tamamen hastanın özellikleri ile belirlenir
-
İlaç tedavisi
OKB’nin farmakolojik tedavisinde seratonin geri alım inhibitörlerinin (SSRI) etkinliği çok sayıda araştırmada kanıtlanmıştır. SSRI’lar genellikle trisiklik ilaçlardan daha iyi tolere edilirler, bu yüzden OKB tedavisinde birinci basamak ilaç olarak kullanılırlar. SSRI’lar, OKB tedavisi için genellikle depresyon tedavisi için önerilen günlük dozlarından daha fazla kullanılırlar. (iki veya üç kat)
Bu tedavilerden sonuç alınamazsa bir nöroleptik (risperidon, olanzapin gibi) ya da lityum ile güçlendirme tedavisi uygulanabilir. OKB’nin tedavisinde kullanılabilecek diğer ilaçlar monoaminooksidan inhibitörleri (MAOI), buspiron ve klonazepam’dır.
-
Psikoterapi
Davranışçı tekniklerin ana prensipleri, hastayı obsesyonel düşüncelere yoğun şekilde maruz bırakma ve hastanın korkulan uyaranla ilişkili olarak ortaya çıkan anksiyetesini azaltmak için uyguladığı davranışları önlemedir.
Bunlar dışında psikodinamik psikoterapi, aile terapisi, grup terapisi gibi tedavilerde uygulanabilmektedir.
Özetle; OKB rahatsız edici düşünceler ve bu düşüncelerden kurtulmak için anormal bir şekilde yapılan davranışardır. OKB’nin birçok farklı nedeni vardır, bundan dolayı tedavisi de nedenleriyle ilişkili olarak planlanır.

KAYNAKÇA
Bayar, R., & Yavuz, M. (2008). OBSESİF KOMPULSİF BOZUKLUK. İ.Ü. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Sürekli Tıp Eğitimi Etkinlikleri(62), 185-192.
BEŞİROĞLU, L., & Yücel AĞARGÜN, M. (2006). Obsesif Kompulsif Bozuklukta Sağlık Yardımı Arama Davranışı İle İlişkili Etmenler: Hastalık İle İlişkili ve Genel Etmenlerin Rolü. Türk Psikiyatri Dergisi, 17(3), 213-222.
Bulut, S., Fıstıkcı, N., & Topçuoğlu, V. (2014). İçgörüsü Az Olan Obsesif-Kompulsif. Psikiyatride Güncel Yaklaşımlar-Current Approaches in Psychiatry, 6(2), 126-141.
Karamustafaoğlu, O. OBSESİF KOMPULSİF BOZUKLUK. İstanbul: Şişli Eftal Eğitim ve Araştırma Hatanesi Psikiyatri Kliniği.